Seçimlerin üzerinden aylar geçti geçmesine'de Vatandaşın penceresinden ne değişti?
Her geçen gün daha da derinleşen ekonomik kriz, her şey güllük gülistanlıkmış gibi davranan iktidarın durumu, iç kavgaya kilitlenen anamuhalefetin dışarıya verdiği dağınık görüntü insanların direncini düşürdüğünü söylemek sanırım yanlış olmaz.
Yıllardır çatısı altında mücadele ettiğim #CHP’de yaşanan parti içi gücü ele geçirme mücadelesi iktidarı güçlendiriyor, toplumsal muhalefeti zayıflatıyor, seçmende ise bıkkınlık yaratıyor, öfkeyi büyütüyor! Söylemine katılmamak mümkün değil!
Altılı masanın yada Millet ittifakının seçim öncesi ve sonrası kendi içindeki çelişkili söylemleri, yaklaşan yerel seçimlere daha güçlü bir mesaj vermeleri gerekirken AMA tersi oldu.
CHP şimdi ne yapmalı...
Bakın tüm samimiyetimle söylüyorum, değişim sadece Genel Başkanla olmaz, değişim kendi ilkelerinden ödün vermeden CHP'nin devrimci çizgisi yeniden hayata geçirilmeli ve halkla buluşturmakla olur.
Gerçek anlamda CHP’nin Türkiye için yeniden umut olabileceğini cesur bir biçimde kişileri değil, milleti ve ülkeyi öne koyan, katılım süreçlerini, gerçek bir parti içi demokrasi örneğiyle, partinin doğal paydaşlarına açan bir programla ortaya koymakdır.
Önümüzde yerel seçimler var. Eğer halkın istediği hamleler yapılmaz ise işimiz zorlaşır. Nedir bu hamleler sadece halka gitmek halkın istediği adaylarla, tarlada izi olan, halka güven veren adaylarla toplumun karşısına çıkması aksi halde yenilgi kaçınılmaz olur.
Matematikte aynı formülle farklı bir sonuç elde edemezsiniz.
Bakın ekonomik kriz, artık “sosyal yardımlarla” da üstü örtülemeyen ve toplumun tüm kesimlerini içine çeken zam yoksullaşmayı giderek derinleştiriyor. Muhalefet buradan “nasıl” çıkılacağını, alternatiflerini ısrarla ve güçlü bir mesajın hükümetin ekonomik tercihlerini sorgulamaya yöneltebileceği vurgulanmalıdır.
Eğer bu yönde anamuhalefet olarak çaba harcamazsa, hepimiz çok dar bir alanda siyaset yapmaya itilmiş oluruz. Yaptığımız siyasetin bir önemi de olmaz.
Toplumun kaygısı; Değişim, yenileşme, dönüşüm dillerden düşmezken, Türkiye’nin demokratik geleceğini ortadan kaldıran “Cumhurbaşkanlığı Hükümeti Sistemi”nin yarattığı tek adam rejimi karşısında Anamuhalefet güven vermelidir. Aksi halde bırakın demokratik rejimin tehdit altında olmasını, seçmenin gözünde kendi iç sorunlarına odaklanmış, toplumun ana gündeminden kopuk “koltuk derdinde” politikacılar ve parti profilini besleyecek bir algıya yol açacak. En çok kaçınılması gereken noktaların başında bu geliyor.
CHP Adıyaman'da kongre sürecini başlatmış, görev alacak arkadaşlara başarılar diliyorum. Ve yine diliyorum ki partinin çıkarları üstün tutulsun. Yıllardır siyaseti sahada halkla iç içe olan biri olarak CHP seçmeninin kaygılarını paylaşmak isterim. CHP seçmeni kırgın, üzgün, bir daha sandığa gitmem diyenlerin sayısı bir hayli yüksek. CHP yöneticileri tabanıyla tekrar buluşmalı ve halka yeniden umut olmalıdır.
Bakın ülke insanları olarak zor günlerde geçiyoruz. Bir taraftan deprem diğer taraftan yoksulluk, çaresizlik vuruyor. Gençlerimiz yurt dışına gidiyor. Çiftçilik, hayvancılık bitmiş. Vatandaş temel gıdaları bile almaktan zorlanıyor. Motorin 40 TL' ye dayanıyor. Bir araştırmaya göre bu ülkede, 65 yaş üstü emekliler halen geçinebilmek için kapı kapı dolaşıp iş arıyor.
32 milyon kişi yoksulluk, 51 milyon kişi de açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. CHP halka umut olacaktır, olmalıdır da!...13.08.2023
Fatma Ulubey
