Gölbaşı Güncel Haber
HV
18 MAYIS Cumartesi 14:09

ZEZE NENEM!

Fatma Ulubey
Fatma Ulubey
Giriş Tarihi : 16-04-2023 13:13

Ne güzeldi eski günler, dört gözle okulun tatil olmasını beklerdik. Tatil günü karne heyecanı ve Sınıf arkadaşlarımızdan ayrılmanın burukluğunu yaşardık. Fakat, tatil bittikten sonra yeniden bir araya geleceğimizi bilirdik. Hemen hemen her tatilde Zeze Neneme gitmenin mutluluğunu hiç anlatamam. Çünkü bizi bekleyen, her istediğimizi yapan, bize şefkatle bakan dedem ve Zeze Nenem vardı. Bizim burada Kürtçe Zeynep'e Zeze derler. Adıyaman'daki lakabı: Zeze Sadık . Lakabı gibi sadık insandı.

Hayatımda beni cesaretlendiren, kız çocukları mutlaka okumalı ve çalışma hayatına katılmalı diyen rahmetli dedemin sözleri hala kulaklarımda.

Zeze Nenemin yufka ekmek açışını, sacda pişirdiği mısır ekmeğinin kokusunu ne kadar uzak mesafede olsak da alırdık. Bugün ki gibi tarlalar suni gübreye boğulmazdı.Her şey organikti.

Dedemin eşine ekmek pişirdiğini, hayat ortağına destek sunduğunu o gün idrak edememiştim, yıllar sonra anlayacaktım. Evde, aile içindeki eşitliği dedem yıllar öncesinden davranışıyla, uygulamasıyla bize göstermişti.

Zeze Nenem, sonbaharda yetiştirdiği domateslerin yeşilini samanlıkta saklardı ve kışın ortasına kadar muhafaza ederdi. O kokuyu unutmak mümkün değil. Dedem şehre indiğinde bize getirdiği bir elmanın, bir potakalın dilimlenip evdeki her bireye verildiğini hiç unutmam.

Bağda yetişen üzümün bereketini, bir Salkım üzümün sepeti nasıl doldurduğuna tanık oldum.

Dedemin bal arıları vardı. Arıları itinayla beslerdi.Ama hiç bir zaman ticaretini yapmadı. Bu balı Zeze Nenemin Köydeki evlere petek petek dağıttığını biliyorum. Gönülleri bol, gözleri toktu. Böyle bir ailede çocukluğumun en güzel yıllarını yaşadım.

Yine o günlerde köyde gördüğüm yardımlaşma ruhu, imece usulu yapılan evler , bugün ki gibi binalar, lüks daireler olmasa da insanın içini ısıtırdı. Her şeyden önce güven vardı, gecenin bir saatinde kapınızı çalan , tanrı misafiriyim diyen hiç kimseye kapılar kapanmazdı. İnsanlar iyilik için adeta yarışırdı, kimsede hırs yoktu. Ya da günümüzdeki gibi değildi!...

Ogünün ilişkilerini, sıcaklığını ilerleyen yaşımda bile bile özlüyorum. Çünkü ilişkiler samimiydi, İnsanların birbirine güveni tamdı. Birinin sorunu herkesin sorunuydu. Köyde herkes o soruna eğilirdi hatta bir ev yapılacağı zaman İmece usulü ile yapılırdı.

Bilim ve teknoloji o kadar ilerlememişti. Bir anektod anlatılır ki, dedem eve Radyo getiriyor, o zaman pek kimsenin evinde yokmuş, radyodaki konuşmaları duyan Zeze Nenem panikliyor hemen eltisini çağırıyor bizim Adam eve bir kutu getirmiş, içinde insanlar konuşuyor demiş. Bunu ilk duyduğumda televizyon filmini hatırladım.

Çeşmede su doldurup, yayık yayan,tüm yakınlarına hatta akraba olmayanlara da yetişen bir Zeze Nenem, ailemizin çınarı geçti hayatımızdan. O yüreği güzel insanı bugün sonsuzluğa uğurladık. Seni hep güzel anımsayacağım, ışıklar içinde uyu Zeze Nenem

YORUMLAR